“Öyle derin ki gözlerin içmeye eğildim de
Bütün güneşleri pırıl pırıl orada gördüm..."
Louis Aragon
İnsanın hayatını sürdürürken elbette ki yaşadığı pek çok
olumsuz durum da olabiliyor… Dünyanın şimdiki şartlarında, herhangi bir
olumsuzlukla karşılaşmamaya imkan var mı… İnsanın kendisi yaşamasa başkalarının
yaşadıklarına tanık olabiliyor… Üzüntüler, acılar, maalesef hala var…
Ve tüm bu yaşanan olumsuzluklara rağmen, dünyayı yaşanabilir
kılan tek şey SEVGİ’dir… Ve sevginin veçheleri… Neşe, keyif, ümit, sevinç, güzellik,
bolluk, huzur, dinginlik gibi…
İnsan ne tür olumsuzlukla karşılaşırsa karşılaşsın, kendi
yaşamını sevgiyle, neşeyle, ümitle, aşkla, güzelliklerle yaşamak isterse,
mutlaka yaşamını aydınlık hale getirecek ve tüm bu istediklerini yaşamında
oluşturabilecektir… Yaşamını sevgiyle doldurabilecektir…
“Sevgililer Günü”nün yaklaştığı bugünlerde, yaşamımızda aşk,
ilişki olsun olmasın, yaşamın rutininde giderken, ya da olumsuz olaylarla
karşılaşırken, güzel bir şeyleri kutlamak, yaşamak, sevinmek, sevmek için bir güzel
bahanemiz var, değil mi… “Sevgililer Günü”, her şeye rağmen, sevgiyi, aşkı,
kutlamak, neşelenmek, sevgiyle dolup taşmak için bir küçük fırsat belki de…
İşte ben de “Sevgililer Günü” için, bu kutlama fırsatını
kullanalım, yaşamımızda belki sıradan geçen günler içinde, bugünü mutlu,
neşeli, coşkulu -bir ilişkimiz olsun olmasın- sevgi dolu, aşk dolu bir gün
haline getirelim diyorum…
İnsanın yaşamında, hayatını paylaştığı, sevdiği sevildiği
birinin olması elbette çok güzel… Hayatı birlikte karşılamak, elele, yan yana,
sevgiyle, aşkla yürümek, birlikte gülmek, birlikte zorlukları aşmak, birbirine
güvenmek, neşeyle yaşamı birlikte daha güzel hale getirmek…
Ancak yaşam, bu tür bir ilişkisi olmayanlar için de her
zaman çok güzel… Çünkü hiçbir zaman yalnız değiliz… Her daim sevdiğimiz, sevildiğimiz
insanlar var hayatımızda… Biz aksini istemedikçe, yalnızlığı tercih etmedikçe
de hep yanımızda olabilirler… Ailemiz, dostlarımız… Hayatımızdaki sevgi ve
iyilik dolu diğer insanlar…
İster yaşamında özel biri, sevdiği ve sevildiği bir kişi
olsun, ister olmasın, kişi Sevgililer Günü’nü en güzel şekliyle kutlamalı bence…
Çünkü yaşamın kendisi güzel, çünkü, kişinin kendi varlığı güzel, çünkü SEVGİ’nin
kendisi güzel… Ve her şartta kişi kendini bu güzelliğe layık görüp, o günü de
mutlu geçirmeli…
Sevgiliniz varsa, hediyeden daha önemlisi, onunla mutlu
olmak, yaşamı sevgiyle paylaşmak… Güzel, mutlu bir ilişkinin kendisi armağan
zaten… Her iki taraf için de… Ama istiyorsak, hediye de alalım, çiçek de… Birlikte
sevgiyle, neşeyle geçirelim günü… Kutlayalım…
Sevgiliniz yoksa da, günün kendisi güzel, anlamı güzel, siz
kendiniz güzelsiniz… Değerlisiniz. Her güzelliği, mutluluğu, neşeyi yaşamayı
hak ediyorsunuz… Böyle bakın güne… Kendinizi mutlu edecek şekilde geçirin günü…
Sevdiğiniz şeyleri yapın, kalbiniz nerede olmak istiyorsa orada olun… Kendinizi
mutlu edecek armağanlar alın, çiçek istiyorsanız çiçek de alın... Yaşam sizin…
Yüreğinizden ne geliyorsa yapmamak için ne sebep var?
Hatta sevgilisi olmadığını bildiğiniz dostlarınıza da alın…
Kendinizle birlikte başkalarını da mutlu edin…
Ben her yıl bugünü çok mutlu geçirmeyi seçerim… Ve yaşamım
boyunca, özel biri olsun olmasın o gün güzel geçti… Hep gülerek, neşeyle, kahkahayla, en önemlisi
“Sevgi”yle geçti…
Bir seferinde tüm bekar, yalnız arkadaşlarımı evime davet
etmiştim… Hep birlikte harika bir akşam geçirmiştik… Birlikteydik, dostluğumuz
vardı, sevgimiz vardı birbirimize… Eminim o sevgi bizden o akşam dünyaya ışıl
ışıl yayılmıştır…
“Sevgililer Günü”nde… Tüm olumsuzlukları bir kenara bırakın…
Bırakın sevgiye dönüşsünler… Yerlerini ışık kaplasın… Sevgi yayılsın… Mutlu
olmayı seçin… Neşeyi, güzellikleri, sevinci, huzuru, coşkuyu… Sevginin tüm
veçhelerini yaşamayı seçin… Kendi varlığınızı kutlayın… Varlığınızın değerini,
güzelliğini… Yaşamı kutlayın… Tanrı’nın bize verdiği sonsuz armağanı… Ailenizin,
dostluklarınızın, sevgilinizin, eşinizin, çocuğunuzun varlığını kutlayın… Sizi
mutlu eden kimler varsa, onlarla yaşamdaki birlikteliğinizi kutlayın… Keşke yaşam hep böyle kutlamalarla geçse ne güzel olurdu değil mi… Etrafta hep çiçekler, kalpler, güzelliğe, ışığa dair ne varsa onlar olsa… Hep sevgiyi hissetsek… Her yerde sevgi olsa, aşk olsa… Güzellikler olsa…
Dünya daha güzel olmaz mıydı?
O nedenle, “14 Şubat Sevgililer Günü”nde… O güne verilen anlamı, o günün “Sevgiler Günü” olmasını, “SEVGİ”ye atfedilen bir gün olmasını, en güzel şekliyle değerlendirip, Dünya’yı güzellikler içinde görme, sevgiyi hissetme ve yaşama fırsatı olarak alıp, “Sevgililer Günü”nü geçirebileceğiniz en mutlu şekilde, sevgi dolu bir şekilde geçirin…
Ve Aragon’un dizelerinde olduğu gibi, pırıl pırıl parlayan kendi
gözlerinizin içine bakın aynada… Oradaki sonsuz ışığı görün… Melek varlığınızı,
ruhunuzu görün… Ve yüreğinizde kendinize olan sevginizi açın, çıkarın, tüm
varlığınıza yayın… Siz sevginin kendisisiniz… Işıldayın, parlayın…
Aşk, sevgi sizden herkese, sevgilinize, ailenize, çevrenize,
dostlarınıza, tüm dünyaya yayılsın…
Sevgiyle,
İpek Cihan Bilgin
İpek Cihan Bilgin’in web sitesi:
http://www.duygusalarinma.com/
http://icbakademi.com/http://www.duygusalarinma.com/
Blogtaki tüm yazıların yayın hakları saklıdır
(c) copyright İpek Cihan Bilgin
(c) copyright İpek Cihan Bilgin
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder